Hıçkırık, hiç beklenmedik anlarda da kapımızı çalsa da alkol alımından sonra boğazdan gelen ve belli aralıklarla tekrarlanan bu ses, 4 kişiden 2’sinde görülür.
Gelin, alkol ve hıçkırık ilişkisine bakalım.
Alkol tüketimi ve hıçkırık arasında ciddi anlamda bir bağlantı vardır.
Alkollü içeceklerde bulunan etanol, vücuttaki sinir sinyallerinin normal akışını bozar ve bu akışın bozulmasıyla hıçkırıklar ortaya çıkabilir. Karakteristik hıçkırık sesi, diyaframın tekrarlayan spazmları sebebiyle ses tellerinin aniden kapanmasıyla ortaya çıkar.
Diyafram, akciğerlere hava çekmek ve sonra geri itmek için kasılan ve gevşeyen kubbe şeklindeki bir kastır. Diğer tüm kaslarda olduğu gibi diyafram da sinir sistemi tarafından üretilen elektriksel uyarılara yanıt olarak hareket eder.
Ayrıca alkol, solunum sistemini de etkisi altına alır.
Alkol, kas lifleri ve sinir hücreleri arasındaki iletişimi etkileyerek üst solunum yolu ve diyaframdaki kasların normal işleyişini bozar. Bu da hıçkırığa yol açabilecek bir hipotezin kapılarını aralar.
Ek olarak sarhoş hıçkırıkları, midedeki reflü rahatsızlığı ile bağlantılı olabilir. Çünkü alkol, yemek borusunu mideden ayıran halka şeklindeki kası gevşetir.
Reflü ile hıçkırığı, direkt olarak bağdaştırmak doğru değildir ancak bu rahatsızlığa sahip olanlar hıçkırıklarla daha çok karşılaşır. Hele alkol aldıysa!